Dipten vurdu dalgalar
Kelimeler suyun üstünde
Bitimsiz ve çürümüş
Ölü balıklar gibi yüzüyor
Kollarınızı açarak sarılmıştınız
Kıyıda hayal gibi ağaçlar
Kökleri suyun içinde
Açılıp kapandı birden
Kalakaldım ortanızda
Ne çabuk
Parçaladınız
Bana ne kadar tanıdık gelirse gelsin
Bu liman o liman değildir
Vakit sizde kısacık bir akşam
Sessizlik her zaman
O ölü balığın ağzında yemdir
Sahi kimlersiniz siz
Ateşle suyun arasında kapalı
Dalgakıranı insan tuzağı
Anlatmadan yaşadım hiçbirini
Bu gemi bu yüzden
Bir daha yüzmeyecektir.
******************
YA BİRGÜN BİTERSE
Ya bir gün biterse bu ızdırabın sonu
Sevginin sonu gelir mi sence
Ya bir gün gelirse naparım o zaman
Ya sen naparsın hiç düşündün mü ?
Ya bir gün biterse bu ızdırabın sonu
Mahşer gününde mi konuşuruz ancak
Belkide o bile olmaz
Sen başkasının ben başkasının olmuşuzdur çoktan !
Ya bir gün biterse bu ızdırabın sonu
Sevgi seli bitermi sence bir gün
Coşkun dereler durulur mu ?
Ya hızla yağan yağmur diner mi sence
******************
DÜŞLERİMDE KALDI SEVDAN
Gökyüzü zifiri karanlıkken,pembe bir dünyada elele bu sevdanın içindeydik senle…
Ve birlikte sonsuz olmaktı temennimiz.
Çocuksu düşlerimiz vardı,sadece ikimizin olduğu…
Zamanda uzun,yaşamda kısa olan bu aşkta;
En güzel sevinçleri,en güzel anıları paylaştık,sevdaya dair çok şey öğrendik. Sevmeyi,gülmeyi ve terk etmeyi öğrettin bana,yaşamın sevince anlam taşıdığını gösterdin…
Sevdim seni !
Can verip yollara düşecek kadar,
Kimsenin gücü yetmeyeceği kadar sevdim.
Uykularımızı paylaştık seninle,bir gece değil gecelerce uykusuz kaldık.
Aşkımız için zamansız sevdik birbirimizi,umarsız,çıkarsız,yalansız…
Dünyalara sığmayacak aşkımızı küçük yüreklerimize sığdırdık,
Ayrılıklarımızı yaşanmamış saydık,
Öyle ki hep birlikte olmalıydık.
Sözler verdik birbirimize tutamayacağımızı bile bile…
Sonra ayırdılar bizi;
Kimseler düşünmedi ! seni,beni,sevgimizi.
Sensiz hayat yoktu.
Söz vermiştim sana,sevdama söz…
Yaşayamazdım…bu sevdayı içime gömüp,seni bırakamazdım.
Aldırış etmedim kimseye ayrılmadım senden.
Sonra sen istemedin beni,sevdamın taşıyamayacağı sözler söyledin,bu aşkı hançerledin…sevdiğim ne yapar bile demedin,ama ben bıkmadım…
Şimdi ise ayrılığımızın en karasında kara sevda oldu sevdam.
Sen belki unuttun,ama ben unutmadım,unutamadım.
Yeniden başlamak için çok çabaladım,olmadı,nafile…
Sadece DÜŞLERİMDE KALDI SEVDAM…
Şimdi sen yaşıyorsun,beni öldürdün,yüreğinde bana ait bir iz bile yok.
Hatırla söz vermiştik sevdamıza,yaşadıkça bu aşkla beraber olacağımıza…
Yalanmış oysa…gittin hayatımdan ama sevdan hep benimle.
Bir gün üstümde çimenler bittiğinde bile sevdan yaşıyor olacak.
Beni umut kurşunuyla vurdun ! ama onu öldüremezsin…
Çünkü;sevdaya kurşun işlemez gülüm…
******************
GÖNLÜMÜN SEVGİLİSİ
Gönlümden yüreğime aktın bir kere sevdim de sevgimi sana veremedim.
Neyazık ki ben yolu yarılamıştım sense yolun başındaydın.
Olmazı aşkı yaşamıştım ben sende.
Oysa o kadar istedimki seni seninle yaşamayı.
Kimin ne dediğini duymadan aldırmadan seni seninle yaşamayı.
Ama sen bende hiç olmadın ki.
Hep bir adım uzaktın bana biliyordum kalbimin kapılarına zincir vurmuştum.
Benim sevgim yetmedi yetemedi kalbini sevgiyle doldurmaya yada istemedin yada korktun sevdiğim beni sevmeye.
Haklısın belki ya ben çok bencildim ya da çok sevdim.
Biliyordum ki
Yanlış bir zaman
dilimindeydik ikimizde
******************
AŞK.....!
Aşk;
Koskocaman bir yalan
Bazen, çöllere düşüren, bazen de dağları deldiren
Kavuşmasız kuruyan ırmaklarda yüzdüren
Aynada yaşlanan yüzünü seyreden
Koskocaman bir yalan dünyada gülümseten
Aşk;
Koskocaman bir yalan
Boran kuşunun gözündeki üç damla yaşı akıtan
Dümeni olmayan bir geminin kaptanlığını yaptıran
Elimdeki kadehin içine bir parça kan damlatan
Ve o kadehte yüzmesini bilmeyeni yüzdüren
Aşk;
Koskocaman bir yalan
Neden diye her sorulan soruya yanış cevap veren
Resimdeki görüntünle hayallere daldıran
Bir parça umut isteyen
Aşk; ne sensiz olur ne de senle dedirten
******************
NE SEN SEV...
Sen şiir ol ben şair
Sen sevgi ol ben sevdalı
Sen derman ol ben dert
Ne sen sev ne ben ağlayayım
İçimde alevlenen aşkım
Volkan oldu patlayacak
Çile oldu kaldı
Ne sen sev ne ben ağlayayım.
******************
GÖZLERİN VE SÖZLERİN
Ve gözlerin gelir aklıma ve sözlerin,
Gidişin gitmiyor gözümün önünden ve izleri derin.
İlk değilsin bu senin de bildiğin,
Ve yine biliyorsun sen son sevdiğim
Şimdi uzaklardasın ben çamlar arasında bir hastane odasında,
Ciğerimde birinci hastalık içimde kapanmak bilmeyen bir yara
Ve elimde sanki inadına bir sigara
Biliyorum dönmeyeceksin hatta arkana bile bakmazsın
Gün gelir belki bir yuva kurarsın oğlun olsa adımı koyar mısın
Sonunda da olsa tattım hiç olmazsa
Ben seni değil bu sevdayı bir ömür bekledim
Ve ben seni hayatımın bir musallat taşın en yakın sevdim sevdim
Gözlerin o yeşil gözlerin
Bir hançer misali yaralar sözlerin
Gözlerin sözlerin…..
Gittin dağ gibi sevdamı devirip ardından
Gittin Allaha ısmarladık demeden
Sazlar çalınır çamlıcanın bahçelerinde
O şarkıyı bir daha hiç söylemedim
Şimdi elimde bir bardak çay ve dudağımda buruk bir tebessüm
Ve ben kendi kendimi üzmemeye söz verdim
Ve ben seni hayatımın bir musallat taşın en yakın yerinden sevdim
Israr etmedin kendini beni sevdirmeye
Beyaz bulutlar gibi sırtını rüzgarlara verip gittin.
Bense durdum ve bekledim ama üzülmedim.
Çünkü ben seni hayatımın bir musallat taşın en yakın sevdim sevdim
Gözlerin o yesil gözlerin
Bir hançer misali yaralar sözlerin
Gözlerin sözlerin…..
VE GÖZLERİN GELİR AKLIMA VE SÖZLERİN…..
Binbir Umut Sokağı Ve Sen
Dağlar mı ne
Omuzlarımda hoşça kal sedası
Bir yük,
Yüreğimdeki güç /emanet/ gülüşlerim
Amentüsü çalınmış sevdanın
Gömülmemiş ölüye mirasıdır…
Nefes alış verişlerce acıyan.
Perdeleri sıyrılmış oda
Bomboş bir ev
Ümitle beklenen kapı
Ve gelmeyen sevgili
Ardında hoşça kal sedası kara kelam
Ey sevgili
Ayakların ak zambakları eziyor gibi
Gidişin
Adımladıkça uzaklara
Uzaklardan… uzaklara
Yürek suyuyla açmış.
Eflatun gülüşlerinide aldınmı yanına
Somurtmalarını olsun bırakmadınmı
Bin bir umut sokağında
İzindemi kalmadı kaldırımlarda…
Hoşça kal sedası bir ses
Omuzlarımda gül destesi
dağlarmı ne,
yaşanmışlıklarca ihtiyar
gözlerim dalıp gitmiş
birazdan gelecekmişsin gibi…
biliyorum,
yutkunmalarıma takılacak sözlerim
külün nasıl yandığını anlatamayacağım sana
gönlümü savuramayacağım ayaklarına
kaldırımlara söyleyeceğim yine
/dinle!
Sarsılma…
Ses katma şahitliğine,
Hüzne boyama rengini
Allah aşkına
Üstünde yürüyen, incinir/
sonra
aramızda zemheri… demir kapı
üşümeyi unuttum…
bin bir ümit sokağı
teker teker kapanan kepenkler
camına vuran her yağmur damlası
gözlerimde yoğunlaşmış bulutların
feryadı…
dostum diyen bir ses
perdeleri sıyrılmış oda
‘babacandan kiralık’
Gözlüklü bir adam
gitti diyor,gitti…
kavilleşmediydik belki ama
akşam sefalarından kokular süzdüydüm
koynuna taşımaya,
gül dalı bir tarak yaptım
/ellerimle/
saçlarını taramaya…
bin bir umut sokağı
avuçlarım terli,kalbim emanet
gelirsen eğer
söyleyeceğim sana
Kirpiklerimi nereye sakladığımı.
Ali Rıza ERSEN